YAŞAMANIN BU KADAR SİSTEMATİK OLDUĞUNU ZANNETMEYİN : RASYONEL EGOİZM ELEŞTİRİSİ.

"İnsan,ne ise o olmayı reddeden tek yaratıktır."
                                                    Albert CAMUS

İnsanlar, her şeyi yapamamayı hiçbir şeyi yapmamak zanneder. Yaşadınız ya ! (Montegine der bunu) Dünkü yazımda da bahsettiğim gibi biz yaşama göre değil, yaşam bize göre olmak zorunda. Çünkü eylemlerimizle ve seçimlerimizle yaşamı biz hizaya getiririz. Bazı filozoflar işte bu kadar basite alır yaşamayı. Sanki oyundur bu onlar için,yazıklar olsun ! Nikolay Çernişevski, " Nasıl Yapmalı" eserinde nedensellik zincirini insanın dünya işlerine indirgmiş ve insan hayatını dalgaya almıştır âdeta. Nedensellik ilişkisini insana uygulayınca şöyle bir şey oluyor : Mutlu insan, pozitif durum yaşamıştır, pozitif durum yaşayan insan mutludur; mutsuz  insan negatif durum yaşamıştır, negatif durum yaşayan insan mutsuzdur. Ve Nikolay Çernişevski'ye göre insanlar çıkarları için yaparlarsa ebedi mutlu olurlar. Toplu bir "makine" gibi. Bu, "rasyonel egoizm" adlı belanın da belasıdır. Dostoyevski en net cevabı "Yer Altından Notlar" eserinde kısa ve öz vermiştir bana göre : "İnsanlar piyano tuşu değildir". Siz makine değilsiniz. Siz robot değilsiniz.Siz roket değilsiniz.Biz " insanız". Rasyonel egoizm, insanın bir eyleminin ancak ve ancak kendi çıkarını maksimize ederek rasyonel ( akla yatkın) olduğunu söyler. Fakat bu en kibar tabiriyle zırvalıktır. Çünkü insan, yapısı gereği bazı şeyleri bozmaya, mahvetmeye eğilimlidir. Benim bile düzenli veya düzensiz bir yapı gördüğümde bazen bozasım geliyor. İşte ben de bu insanları anlayamıyorum! Neden bizi insanlık makamından düşürüp hayvanlığa indirgiyorlar ? Cevap çok basit: Bu insanlar hayalperest ve hayatta hiçbir tehlikeyi göze alamayan korkak akrostişlerdir. Size bir gerçek: Dünyaya barış, sevgi ve kibarlık hiçbir zaman hakim olamayacaktır. Rüya görmeyi bırakın. Çünkü bu saydıklarımın sadece sayısını olabildiğinceki gücümüzle arttırabiliriz. " Daha önceki yazımda da dediğim gibi, insan bencildir. Gen de bencildir. Böyle düşünmeyen insanlar hayaller peşindedirler ve hiç uyanamayacaklar. İnsanlar sadece bilime bakarak ahlak anlayışlarını, sosyal ilişkilerini, kültürlerini, yemek alışkanlıklarını, yazacak romanlarını, eylemlerini ve yapacak daha büyük devrimlerini belirleyemezler. İnsanlık böyle ilerleyemez. 5 bilemediniz 10 yıla dünya çöker, açlıktan, savaştan, sefaletten... Oysaki yaşam bu kadar dilimizdeki tabiriyle çocuk oyuncağı değildir. O insancıklara şunu söylemek isterim: Nesi bu kadar basit ?  Nesi bu kadar keyifli ? Yaşamın, ne olduğunu düşündün ? Okuyucular, size verebileceğin tavsiyem : insan olmaya devam etmeniz olacaktır. Çünkü makamını bilen kişi, en yüksek makamdaki kişidir. Hayatınızı yapaylaştırmayın. İyisiyle de kötüsüyle, siyahıyla da beyazıyla, sayısıyla da harfiyle de hayatı doğal bırakın. Akışına bırakmayın, ama kendinizi yapay aforizmaların çığlıklarına hapsetmeyin. Hayatınızı bilginçlik taslayan insanların bilmiş görünümüne aldanarak sakın değiştirmeyin. Süslü ama ahmakça laflara aldanmayın. Çünkü bu, gerçek özgürlüğe engeldir. Ve gerçek özgürlük keşfedilemezse mutluluğu sadece rüyanızda görürsünüz.
   
           Mutluluk sorunsuz bir yaşam değil, onlarla başa çıkabilme yeteneği demektir.
                                            James Robert Brown

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DÜNYANIN EN ZOR (!) EYLEMİ : DÜŞÜNMEK

ARAMAYA MUHTACIZ.

TENKİT ,TAHLİL , TERTİP VE ÖĞRENİLENLER... ( BU DÖNEM İÇİN )