ÖZGÜRLÜĞÜ ÇOK YANLIŞ ANLADIK

Özgürlük : Yanlış anlaşılmış bir kavram. İnsanlar bu kelimeyi sorunca şunu diyoruz :" Bir başkasının özgürlüğüne karışmadan bireyin sınırlar altında gerçekleştirdiği serbestlik ". Yani hürriyetin değerini kendisine eziyet çektirmek olsa bile insanın tabiatında olduğunu söylüyorlar. Peki sen kendini esaret altında tutarken ne olacak? Demek istediğim,"Kişi ne yaparsa kendine en büyük zararı verir?" sorusuna kendi cevabımı aktarmak.Hazzın ne olduğunu bilir misiniz? İnsanın mutlu olduğunu sandığı şeydir aslında. Zevktir. O illet yok mu o illet! Eğer hayatımda yapıp pişman olacağım bir hata olacaksa bu yanlış zevklerle kendimi kandırıp kendime güneş her doğduğunda, ayın yansıması sudan her kaybolduğunda hayatı zehir etmek olurdu. İnsanın kendini tanıması çok önemli. Hiç kendini tanımayan insan her şeyin mutluluk olduğunu ve bu sandığı mutluluğu kendine idealize ettiği her eylemi özgürlük zanneder. Oysaki mutluluk ve özgürlük bu kadar ayaklar altına alınmayı haketmiyor! Bence bir insanın hayatındaki amacı gerçek özgürlüğe ulaşmak ve mutlu bir yaşantı için isteyeceği şeyleri ve onlara nasıl ulaşacağını bilmesidir. Ve bunu da sadece günlük işler olacağını sanmasın ha! Stajını bitir,işe başla, aile yapını kur, hiç gitmediğin o yaşlı beyefendiye bayramları ziyeret etmeyi unutma... Gerçekten bir ömrünü gündelik zevkler ve idealize ettiğin, görev bildiğin şeyler mi sanıyorsun? İnsan, biyolojik yapısı gereği kendini her zaman koruma altında tutmasıdır. Yani bencillik. Kimseyi kandırmayın, hepimiz benciliz ve bunu söylemeye korkuyoruz. Anlaşılmaktan korkuyoruz. Bence bir fert sadece bunlarla sınırlı kalmamalı, ilk önce kendi hayatındaki hazlarını erteleyerek asıl ve asıl özgürlüğün ne demek olduğunu ve nasıl ulaşabileceğini öğrenmek zorundadır. Aristo'ya göre insanlar erdemler üzerine kurulu bir ömür yaşamalıdırlar. Ona göre gerçeklik sadece soyut maddelerden ziyade tekil formlardır. Örneğin; denizde boğulan bir yavrucağızı kurtarmak sizi daha erdemli bir hayata ve zihninizi özgürleştirmeye yarıyorsa, kurtarın. Çünkü hayat seni  08:30 otobüsü gibi beklemez. Özgürlüğün için savaşmalısın. Pasif kalma, çünkü mutlu bir yaşam korkarak geçemez. Yılanlar hayatta kalmak için derilerini değiştirmek zorundaymışlar. Biliyorum zor, ama yaşamak için biz de değişmek zorundayız.Tıpkı bir yılan gibi. Acele etsen iyi olur fânî.Zamanın kalmadı çünkü. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DÜNYANIN EN ZOR (!) EYLEMİ : DÜŞÜNMEK

ARAMAYA MUHTACIZ.

TENKİT ,TAHLİL , TERTİP VE ÖĞRENİLENLER... ( BU DÖNEM İÇİN )